Etiketler

28 Şubat 2010 Pazar

flaş flaş





bugün de, nevin in deyimiyle resim çekilen yere:) ,kolej arkadaşlarım geldi..
 flaş flaş ennnnn eski ve ennnnn yeni sevgililer objektife takıldı..
 flaş flash  stüdyomda yerlere güller saçıldı... 
flash flash perakende guruları kafa kafaya verdi...
flaş flaş gülin imiz aynı anda hem  melek ve hem  bebek oldu..
flaş flaş güllü en sağ alt köşede görüldüğü gibi arkadaşlarının ortasında pek bi mest oldu!!!

bir anda elinde vileda ile beliren ahmedim  geceye renk ve en cool abi pozuyla  eşrefim de  farklı bir ağırlık getirdiler bu adı zor konan mekana:))

sağolsunlar..sağolun:)



27 Şubat 2010 Cumartesi

afo ve ...



bize geldiğinde 55 yaşında idi!!!!! salondan içeri girdi..tamam budur işte dedim.fazla koşulu yoktu ama ben hepsine razı idim..o yaşında bebek bakmaya talip olmak ne büyük cesaret ne yürek diyorum şimdiki aklımla..ya ikincisi?! bi de ona baktı..belki de o olmasaydı sedoya cesaret bile edemezdik ..iyi ki girmiş o gün o suadiyedeki evimizin kapısından:)

 o günden bugüne afo nene 13 yıl evimizde..23 yıldır da hayatımızda..sinan ve sedefin herşeyini her anını benden iyi biliyor ve anlatıyor.( çevresindekiler S deyince artık kaçıyodur , o başka:))

deforme olmuş ayaklarından yıllardır çekiyordu..






ameliyat öncesi endişeli bekliyor..ama yıllardır hiçç bir doktorun önermediği kolay bir yöntem ve   operasyonla kurtuldu inşallah!!
doktorumuz mu?? ayşen'imin abisi Tolga..
ilk randevuda ayşen aradı bana verdi."aa evet birlikteyiz Tolga ile" diyorum..o bana eğiliyor " annemler de burada de!! yanlış anlar şimdi "diyor:)))))))
fırlama  mı fırlama  veeeee  çokk iyi bir doktor!!!!..
ne şanslıyım-z!!!

25 Şubat 2010 Perşembe

O fotograf!!


hepimiz farklı şehir, farklı ailelerden geldik.. herkes okulunda süper talebe.ama herkes!!!...kendimden örnek 9.5 alınca ağladığımı bilirim neden kafadan 10 değil diye İstanbul Kız Lisesi günlerinde.!!!!:)).
ama bu yeni yerde sadece sen değil herkes çok akıllı ve de senden akıllı..bi de ingilizce belası..biz gelmişiz sıfır dille..ortaokullu arkadaşlarımız en az 4 sene ingilizce ile haşır neşir olmuş.. ..ve de çokkk çalışkanlar..hayatları okul ve ders olmuş.
bizim okula geldiğimiz yıllarda ise biz çocukluğu yeni geride bırakmışız..aklımız havalara çıkmaya en hazır dönem..şa ha ne bir manzara, leylak kokuları,sınıftan çıkıp salıncakta sallanabilme lüksü!!!!!!! (benim geldiğim okulda kapıda müdür yardımcısı hiç evlenmemiş bedia hanım yere diz çöküp elinde cetvelle bekler, etekler dizin ne kadar altında diye sabah kontrol ederdi..yetmedi..sınıfın en çalışkanıyım..cuma töreninde başımı askeri düzenden hafif sağa çevirdim diye okulun enn genç hocası hayatımın ilk ve tek tokatını şırakkkk diye yapıştırmıştı) 
yani neredeyse hepimiz  böyle bir ortama yakın klasik yapılardan geldik bu cennete! vee işte o 
güzelliklerin yanında bir ingilizce boğuşmasına girdik..
amaaaa  hepimiz ama hepimiz sanki söz vermişçesine daha ilk sene o eski ders,not kavgalarımızdan, hırslarımızdan sıyrıldık..artık kimse çalışkan değildi..not mot takmıyorduk..
biz derslere sarılmak yerine birbirimize sarıldık..
o gün bugün devam:))
bu fotograf tekrarlanmalı!!!!!!! 
 O en güzelimiz orada olm         ( gerisini yazamıyorum..)

23 Şubat 2010 Salı

İYİ Kİ


annesi daha 5 yaşındayken biz ona baba derdik demişti ve de eklemişti..
"bakkala gidip alışverişimizi yapardı, evin sorumluluğunu  adeta üstüne almıştı..":)!
bu küçük baba yı doğurup bize ve evrene  sundukları için Türkan ve Fuzuli Sunay ' a teşekkür kelimesi çok az.. 
ve
kelimelerin yetersiz ya da sözlerin çokk olduğu yerde sanırım susmak en iyisi..
 Kısaca şöyle diyim :

İYİ Kİ  evet İYİ Kİ !!!!:)



22 Şubat 2010 Pazartesi

dergi kapak fotografı

flea market style adında yeni ve küçük bir derginin bu ilk sayısının kapak fotografı imiş.. her baktığımda içimde hoş titreşimler yaratıyor..:))

20 Şubat 2010 Cumartesi

hemen de


hemen de ağlar.!!!.
çocuk ve genç yaşta uğurlananlar kadar yaşarken kaybedilenler sarsar arkadaşımı..bazı yazılar daha fazla dokunur o yüzden..
amaaaa
hemen de güler:)
hem de çok güzel güler





 ve de  çok güzel gülümser

kelebek, ipek uygun düşer adının önüne.. o narin halinden umulmayacak kadar da güçlüdür,kuvvetlidir,savaşçıdır.
son savaşı nebahat ile:)) 40 yıllık çehre nin karşısına dikildi ya!!! şapka benden !!!
nihayetinde de bennnnn benim arkadaşım onu paso yıkar geçer diyorum..
ona inanıyorum,onu seviyorum..
ve yine nihayetindeeeeee
onun da ablasıyım:)

19 Şubat 2010 Cuma

bugün onun doğum günü


kızım bana değil ona benziyor..türkan şoray derlerdi gençliğinde ona..hep benden güzeldi..hiç kıskanmadım..kızmadım mı kızdım..ama
neden? :))
istanbul kız lisesinde ben orta 1 de o lise sonda idi.ben çok çalışkan o çok tembel..benim çantam ağır ..yolda düşüyorum.abla değil mi bi kaldır..o güle güle bi hal olur..arkadaşıyla muhabbetini anneme ispiyonlayacam diye, sen önde yürü derdi..ben de önde yürür arada arkaya bakar herhalde o zaman düşerdim işte:)
ama sonra çok değişti..ben yatılı okula gidince o büyüdü..abla oldu..yatakhane çıkışı onun yanında alırdım soluğu cuma akşamları. üniversiteye giderken çalışıyordu karaköyde alemdar hanın idari bürosunda..her cuma çıkışta söyle bak canın bişey istiyorsa alalım buradan derdi börekçilerin önünden geçerken.:)kolkola girip bahçelievlere gitmek için uzuuuuun bir yolculuğa çıkardık..otobüs minibus kuyruklarında sokul sokul dururduk..ablalığı öyle başladı hep sürdü.
benim için üzüldü..benim için sevindi.. düşmeme izin vermedi.. yanımda bitiverdi gereken her anda..
belli bi yaştan sonra da abla ben, o kardeşim oldu..benden daha genç daha çocuk kaldı..çünkü hep gülmeyi sevdi..benden de daha çok ve daha güzel güldü..
bugün onun  doğum günü .. kısaca demek isterim ki ona :
ismindeki gibi hep gül sen!! hep gül!!

18 Şubat 2010 Perşembe

dostlara kapılar açıldı !!!!!



Şu ana kadar yardımcım pero tarafından dükkan, eşim tarafından yazıhane,annem tarafından büro, kızım tarafından şirket, oğlum tarafından ofis olarak bahsedilen STÜDYO-OFİSİM in retro çini ve duvarları :)) dün çok trendy bir dost grubuna fon oluşturdu..
ilk gelen güzel hanım yüksek topuklu ayakkabıları siyah şık bir elbise gür ve muhteşem saçları ile dükkana girdi..şaşırdık.alkışladık..şahane bacaklar açıkta çorapsız idi.kış mış tanımaz arkadaşım.sevmiyomuş çorap.
ardından meşhur , artık bir fan kitlesi olan önemli bir kişi yazıhaneye herzamanki neşesi ile hızlı bir giriş yaptı..güllerini saçtı..yanında beni kıskandıran en tarz melekli çantası ile hoş bir bayan vardı..artık onlar italyanca yoldaşı..pek kalamadılar ..acele ile kursa gittikten sonra öğrendim o kültür merkezinde yakışıklı hocalar varmış.
bir melek daha geldi büroya..usulca kondu ..usulca kalktı gitti.her zamanki gibi.:)arkadaşımın arkadaşı.çalıcam onu ondan..
yok unutmadım süper kızımızı ..o da geldi şirkete..ama ona herzamanki gibi haksızlık yaptık.hadi şarabı sen aç.ay park edermisin..süperlikten sıkılmak üzere o da..amaaa rezervuar gömülü müydü gibi detayı tek o merak ettiği için kolay kolay kurtulamayacak angaryamızdan :)
renkli gözlü güzel bir bayan ilk şarap turunu ucundan yakaladı.o da güzelce uyum sağladı olaya herzaman ki gibi..(vee güzel kızı da katıldı gruba sonra..which made me very happy!! )
Ofisin kahkasının max yaptığı an tavukla rekabet etmek zorunda kalan tatlı arkadaşımızın yatak odasında yatağın üstüne kurulup arkadaşıma sen de nereden çıktın bakışını atan tavuk muhabetti idi..
En geç gelen arkadaşım her zamanki gibi çok şık çok havalı idi..O da süper uydu bu kahkaha ortamına..
yani benim stüdyo stüdyo olalı !!!!! böyle bir kalabalık ve kahkaha yaşamamıştı... yeni genç fotoğrafçı arkadaşım Tanla hem objektifinden baktı..Hem de hayretle dinledi ..izledi.!!!:) ama çok eğlendim dedi giderken o da:)

şimdiiii
çalışan arkadaşlarım-dostlarım için hayal ediyorum bir ctesi günü STÜDYO mda yine kahkahalardan oluşan bir kolaj gerçekleştirmeyi..aşağıdaki gibi:)

10 Şubat 2010 Çarşamba

nadide bir ürün

nezih bir markanın ! ziyadesiyle yumuşak.  pek latif ve zarif.. 

huşu içinde izledim.. muhterem sahipleri nurlu günler görsün temenni ederim..

ps.bu şal böyle bir lisanı icab ettirdi letafeti ile:)

8 Şubat 2010 Pazartesi

pek yakında !






5 Şubat 2010 Cuma

sütün içindeki bisküvi

sabah Nevin geldi.dün akşam ki programı o da izlemiş. ay may üstünde konuşuyoruz..
pekiii kadın neden bırakmış onu 4 ay önce biliyor musunuz diye sordu. "yok kaçırmışım neden?" dedim.
adam sabah hastaneye gitmek için evden çıkarken karısı,  içini tutsun diye sütünün içine bisküvi doğramış, aslında öyle severmiş ama o sabah "neden bisküvi koydun" diye çokkk kızmış..

bundan böyle  bisküviye değişik gözle bakacağım.

zincir kırma sembolü o artık benim için..  o masum, adı tadı güzel biskuvi nelere kadir!!!!
 ama sütün içinde olursa:))

Hayatın fotoğrafı

Şimdi tv de bir program bitti. Boğazımda düğüm kalakaldım..Genelde fotoğraf anlatsın istiyorum anlatacağımı..ama bu olay fotoğrafa sığamayacak kadar uzun bir süreyi kapsıyor.

 30 yılı.. 

kadın 30 yıl öfke kontrolü yapamayan bir koca ile , herrrr gününü zehir eden bir adamla yaşamış..Her gün her an kızacak bir şey bulmuş,hatta dövmüş.  4 ay önce kadın temelli bırakıp çıkmış.Adam pe ri şannn. pe ri şannn. Yalvarıyor. seni çok seviyorum . gitme .öldür daha iyi.değiştim.çok değiştim. 
değişmemiş oysa. arada yine parlıyor..ama yalvarıyor.kadın istemedikçe daha çok..

Kadın çok bırakmış ama hep dönmek zorunda kalmış..Hep alttan almış, hep susmuş. çocukları için üzülmüş..ezilmiş büzülmüş sığınmış tam 30 yıl!!!! çakıl taşı gibi ufalmış yanında kocanın.

sinan çetine başvurmuş son çare koca..adam aslında saf, dürüst. herşeyi anlatıyor..sinan çetin en can alıcı soruyu sordu."baba öfke kendisinedir insanın.sen niye kendine bu kadar kızgınsın.nedir senin barışamadığın ?" 

adam şaştı.baktı..düşündü. belli ki hiç çalışmadığı yerden soru geldi. kendinden!

cevap bulamadı. fazla da takılmadı o soruya..soruna(!) geri döndü. kadına!..geri dön! geri dön!
 kadın çakılken artık bir kaya olmuş.kaya da değil bir dağ olmuş. dönmem dedi..bitti dedi.. ayrıldı stüdyodan.. 
düşündüm .
kadının 30 yılı harcanmış. feci üzücü.:(
adamın ise harcanan  tüm ÖMRÜ !  :((((((


3 Şubat 2010 Çarşamba

bu sabaaaaah

kar vardı İstanbul daaaaa

budur!!


bence giyim, tarz budur işte!!!


yok annenin değil çocuğun ki:)))


ps.  özel bir çekim için giyinmiş değiller..sokak kıyafetleri.!!!.sokak modasını takip edenlerce çekilmiş. küçük bayan da utanmış zaten:)